fbpx

Nasıl Hızlı Bir Şekilde Almanca Öğrendim?

NASIL HIZLI BİR ŞEKİLDE ALMANCA ÖĞRENDİM?

 

Merhabalar, bu yazıda sizlere nasıl hızlı bir şekilde Almanca öğrendiğimi ve bu yolda bana yardımcı olan unsurları anlatacağım. Öncelikle şunu ifade etmem gerekir ki, yabancı bir dili öğrenmek gerçekten çok istemeye bağlı. Daha önce de farklı yabancı dillerle fazlaca oyalanmış ve pek de bir şey öğrenememiş bir kişi olarak bunu rahatlıkla ifade edebilirim. Ama Almanca öğrenme sürecim bana daha önceden sahip olduğum ön yargıların ne kadar aşılabilir olduğunu öğretti. Bir bilimsel yazıda da ön yargının beyin tarafından kişi bir şeyi yapmak istemediği zamanlarda oluşturulan bir duygu olduğunu okumuştum. Bu şekilde düşününce daha önce niye öğrenemediğimi anlıyorum, yani taşlar yerli yerine oturuyor. Daha fazla uzatmadan sizlere kısaca Almanca öğrenme sürecimi kronolojik olarak aktarayım:

 

ZAMAN

 

GELİŞME

Aralık 2018

 

Almanca öğrenmeye dair kafamdaki ilk düşüncelerin oluştuğu tarih

Şubat 2019

 

1-2 Aylık oyalanmadan sonra A1 ve A2 videoları izlemeye başladım.

Haziran 2019

 

B1 sınavını geçtim.

Ekim 2019

 

Bir üniversitede B2 kurunda dil kursuna başladım.

Ocak 2020

 

Girdiğim DSH sınavında DSH-3 yani C2 seviyesini elde ettim.

Günümüz

 

Üniversite eğitimime devam ediyorum.

 

Yani bu kısa kronolojiye baktığımızda aşağı yukarı bir yıl gibi bir sürede bir yabancı olarak bu dili konuşabileceğim en iyi seviyeye çıkmış oldum. Şunu ifade etmem gerekir ki, bu bir yıl içinde kendimi öncelikli olarak dil öğrenmeye adadım. Yani bir işte çalışmadım veya takip etmem gereken okul derslerim de yoktu. Bu şekilde günlük hayatımın esnetilebilir bir boyutu vardı ve de kendimi çok fazla zorlamam da gerekmedi. Ayrıca hayatımda diğer dönemlere oranla yine benzer oranlarda sosyal faaliyetlerde bulunduğumu ve kendime de yeterince zaman ayırabildiğimi ifade etmek isterim. Şimdi isterseniz aşama aşama* neler yaşadığımı ve nasıl çalıştığımı yukarıdaki tabelaya göre anlatayım:

 

AŞAMA 1: (Aralık 2018-Şubat 2019)

Bu aşamada iken Almanca öğrenme niyetim kendini göstermeye başlasa da neye çalışmam gerektiğini ve nasıl çalışmam gerektiğini tam olarak bilemiyordum. Herhangi bir kitaba ve kaynağa da doğrudan para harcamak istemediğimden Youtube’daki videolara bakmaya başladım. Bu seviyelerde pek çok kaynak bulmak mümkün. Benim tercihim ise Ünal Özdal Bey’in videoları oldu. Konu dağılımını güzel yapması ve videoların oldukça kısa olması bana cazip gelen yönleriydi. Videolarında bazen çok yavaş konuşuyor gibi hissedilebiliyor ama en azından başlangıçta yeterli bir hız olduğunu düşünüyorum. Ayrıca A2’ye kadar ve A2’de dahil genel olarak Türkçe kaynakları daha çok tavsiye ettiğimi de belirtmek isterim. Çünkü burada bir temel kuruluyor ve bunu bir şekilde anlayarak, sindirerek yapmak gerekir diye düşünüyorum.

 

AŞAMA 2: (Şubat 2019-Haziran 2019)

Bu aşamada da az buçuk bir Almanca’m olunca onun heyecanı ile hemen pratik yapmak istedim. Okuduğum bir makalede bir dil öğrenmek için altın öğüdün konuşmak olduğundan, hatta ve hatta dile ayrılan zamanın en az yarısını konuşmaya ayırmak gerektiğinden bahsediyordu. Bu makaleden etkilendiğimi düşünüyorum. Hemen çevremdeki SprachCafe’lere yöneldim. Bunlar genel olarak üniversite civarlarında veya Caritas, Diakonie gibi kilise derneklerinin inisiyatifleri ile kurulmuş oluyorlar. Buralara haftada birkaç gün olacak şekilde devam ettim. Hatta buradaki tanıştığım insanlarla hala kontak halindeyim diyebilirim. Bu şekilde iletişim halinde ilerlerken haziran ayı gelip çatınca bir sınava girip kendimi denemek istedim ve dışarıdan B1 sınavına ve de 1 aylık B1 sınavı hazırlık kursuna yazıldım. Girdiğim sınav için TELC’in çıkmış soru kitabı vardı ve de sınavdaki sorular da çok benzer geldi. Yine son bir hafta kurstaki partnerim ile konuşma kısmına çalıştık ve onun da büyük faydasını gördüm. Bu şekilde bu sınavı geçmek nasip oldu.

 

AŞAMA 3: (Haziran 2019-Ekim 2019)

Hazirandan sonra yaz gelmişti ve olduğum şehirdeki kurslar da tatile girmişlerdi. Dolayısı ile takip edebileceğim bir B2 kursu yoktu. İnternette Learn German adlı İngilizce yayın yapan fakat Alman Grammer’ini anlatan güzel bir kanal buldum ve bu videoları izlemeye devam ettim. Yine bir tanıdığımdan JobCenter B2 kursları için hazırlanmış, Beruf und Alltag yani meslek ve gündelik yaşam ağırlıklı bir kitabı aldım. Çok sık olmamakla beraber bu kitaba bakıyor, bir yandan da SprachCafe’lere devam ediyordum. Hedefim bir üniversite kursuna yazılmaktı ve bunun başvuruları ile de uğraştım. Nihayet eylül ayında üniversite dil kursum için kabulüm geldi, taşındım ve ekim ayında B2 seviyesinden üniversite dil kursuna başlamaya hak kazandım.

 

AŞAMA 4: (Ekim 2019-Ocak 2019)

Bu aşama ise benim için en verimli geçen zamandı diyebilirim. Üniversitenin dil kursunda hocaların önerdiği kitaplarla bir yandan yoğun bir gramatik eğitimi alırken öte yandan DSH sınavına hazırlanıyor, bir yandan da yine olduğum yerdeki SprachCafe’lere ve de yazıldığım bir topluluğuna devam ediyordum. Bir çevre koruma derneği gibi çalışan olan bu öğrenci topluluğundan bir arkadaş çevrem oluştu ve haftalık görüşmeler haricinde de beraber zaman geçirdik. Bu şekilde de dil öğrenimim oldukça hızlandı. Yine kaldığım yer olan üniversite öğrenci yurdunda Alman bir arkadaşla evi paylaştığımız için Alman yaşantısını daha yakından gördüm ve de tabi ki bu durum dilimi de pekiştirdi. Ocak ayı gelince normalde B2 kursu öğrencileri sınava girmez iken kurs hocamın da cesaretlendirmesi ile ben de kendimi bir denemek istedim. Normalde bir sömestr daha dil kursu eğitimi alma niyetim vardı. Fakat gelin görün ki, sınavım beklediğimden de iyi geçti ve de DSH-3 yani C2 seviyesi ile Almanca kursu serüvenimi sonlandırmış oldum.

 

AŞAMA 5 ve SONUÇ: (Ocak 2019-Günümüze)

Daha sonra başlayan korona süreci ile yine online SprachCafe’lere devam ettim. Yine ara ara kafama takılan meselelerde bir kitap açıp bilgileri karıştırıyorum. Çünkü aslında dil öğrenme süreci hayat boyu devam edecek bir süreç ve inanıyorum ki sürekliliği sağlamanın yolu kendini tazelemekten geçiyor. Yazımı bitirirken dil öğrenme süreci korona vaktine denk gelen sizlere her şeyden önce sağlıklı bir yaşam ve azminizle zorlukları aşıp hedeflerinize ulaşacağınız bir yıl diliyorum. Unutmayın eğer gerçekten istiyorsanız, bu dili öğrenmeniz içten bile değil. Hatta hiç ulaşamayacağınızı düşündüğünüz seviyelere bile ulaşmak mümkün oluyor. Ne diyelim, gereken sadece pes etmeden devam etmek! 

 

Share